Tarımsal Kalkınma




Tarım, beslenme ihtiyaçları var olduğu müddetçe uluslararası, stratejik, yaşamsal bir unsur olmaya devam edecektir. Sürdürülebilirlik ve rekabetçilik koşulları oluşturuluncaya kadar tarım korunmalı ve desteklenmelidir. Ülkemizin tarımsal üretim modeli bitkisel ürün ağırlıklıdır ve bunun hayvansal ürün ağırlıklı bir yapıya hızla dönüştürülmesi gerekmektedir.

Demokrat Parti’nin tarımda ilk beş yıllık hedefi % 25-30 üretim artışıdır. Bu hedefe; Tarımsal Dönüşüm ve Verimlilik Programımız ile ulaşılacağı hesaplanmıştır.

Tarıma ilişkin kamu yönetimi, gerek fonksiyonları, gerekse konuları itibariyle yeniden düzenlenecektir. Devletin tarıma ait yönetim mekanizması “çok parçalılıktan kurtulacaktır”. “Teknoloji kullanımı” yetersiz olup, mevcut teknoloji de verimsiz kullanılmaktadır. Tarımsal mekanizasyon olanaklarının geliştirilmesinin yanı sıra, “bilgi ve iletişim teknolojilerinin”, üretimden pazarlamaya kadar olan bütün aşamalarda sisteme dâhil edilmesi sağlanacaktır.

Atatürk Orman Çiftliği, bioteknoloji, bio güvenlik, tohum ıslahı ve üretimi, tescil ve sertifikasyon gibi bilimsel çalışmaları bölge ülkeleri düzeyinde yürütmek üzere “Atatürk Tarım Bilimleri Teknolojisi ve Tarımsal Bilişim Akademisi” olarak yapılandırılacaktır.

Ziraat Bankası “Tarım Bankası”na dönüştürülecek, tarımsal sermaye yönetimi Tarımsal Planlama ve Destekleme Başkanlığı ile eşgüdümlü olarak gerçekleştirilecektir.

Çiftçilerin ürün öncesi ve sonrası sermaye ihtiyaçları için, vadeli işlemler sistemine geçilecek, lisanslı depoculuk yatırımları teşvik edilecektir.

Tarım sektöründe zorlama ile ve üst yapıdan oluşturulan, çalışma konuları birbiriyle çakışan, “üye yönüyle zayıf ve birbirini tamamlamaktan uzak örgütlenme” modelinden vazgeçilecektir. Kooperatif, Birlik, Tarım Satış, Üretici Sivil Toplum Kuruluşları, Tarım Meslek Örgütleri yasal ve işlevsel olarak karmaşıklıktan kurtarılacak; hizmet ve faaliyet alanları, yetki-görev faaliyet çeşitliliği açısından çatışmacı değil rekabetçi hale getirilecektir.

Tarım sektöründe zorlama ile ve üst yapıdan oluşturulan, çalışma konuları birbiriyle çakışan, “üye yönüyle zayıf ve birbirini tamamlamaktan uzak örgütlenme” modelinden vazgeçilecektir. Kooperatif, Birlik, Tarım Satış, Üretici Sivil Toplum Kuruluşları, Tarım Meslek Örgütleri yasal ve işlevsel olarak karmaşıklıktan kurtarılacak; hizmet ve faaliyet alanları, yetki-görev faaliyet çeşitliliği açısından çatışmacı değil rekabetçi hale getirilecektir

Bitkisel Üretim Ulusal Tohum Güvenliği Bankasının oluşturulması sağlanacaktır. Organik Tarım, İyi Tarım, Kontrollü Örtü Altı Tarım çalışmaları, ulusal talep ve gerekliliklere göre planlanacak; ülke iç üretim ve tüketim gerçeklerine göre desteklemeler yapılacaktır.